Olmamış


Yazmasam ölecektim
Yazsam da
Ölmedim

Çalıların arasında
Sürünmeye tecrübesiz
Bir aslandım
Yırtık yırtık oldum

Parçalandım
Bülbüllerin arasında hem de
Çok güzeldiler
Kıydım kendime

Dokunsalar
Ağlayacaktım
Dokundular
Ağlamadım

Kördüm
Avladılar
Ava da gitmiyordum üstelik
Halbuki avcıyı da tanımıyormuşum

Elimdeki bulgurdan olurken
Pirinç beklentim de
Pilav sevgim de
Yoktu

Karşılık karşıdan gelir
Dediler
Muhalif oldum
Düşünceler karşılıksızdır
Dediler

Okumasam
Çıldıracaktım
Okudum, çıldırdım

Trajedi ile komedi arasındaki
Dramı yaşamamı salık verdiler
Gittim içimdeki kralı
Seyircisiz öldürdüm

Estetiği, sanatı övdüler
Beyazla siyahı karıştır
Gri olur dediler
Kör oldum

Bir eski kitabın
Bir küçük yaprağında
İnsan gerçeği gönlüyle görür
Diyordu
Bir şartı eklememişler
Sarhoş değilsen

Türkü dinlemek lazımmış
Türkü söylemek
Belki türkü olmak
Tezene olmalıymış insan

Olmamalıymış insan
Olmamış zaten insan
Kabil’in eli daha çok kana
Bulaşmalıymış
Bu kadarına bulaşılmazdı

Her görülmeyen güzel günde
Bir şairi asmalı
Her ceylan pınara su içmeye
İnmediği vakit
Bir tahayyül müptelası
İntihar etmeli

Uçurtmayı vurmasınlar elbet
Martılarla başlasın vurma işi
Afrikalıları rahat bırakın
Ortadoğuyu da
Pablo Neruda vurulmalıydı
Oscar Wilde hariç


Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir