Ay: Mayıs 2011

  • Zaman Sensizliği Yalnızlık Geçe

    Zaman sensizliği yalnızlık geçe Hayalin peyda oluyor fikrimde Beyin damarlarımı aşkına mahdum eden Hayal-i aşkın fersah fersah öteden doğuyor Uzaklığın cezbesi ile sen diyorum Sen diyorum ve susuyorum… Sensizliği sana tercih ediyorum Seni hayalin vazgeçilmezliği ile aldatıyorum Biliyor musun? Hayalin daha vefalı ve daha maşuk Alem yalnız sanır beni Bilmezler maddi yalnızlık içinde milyonlarca sen…

  • Unutuyor Görünebilmek

    Ne zordur bilir misin? Unutulmayanları unutmuş taklidi yapmak, Sevdaya kalem çekip, bitti demek. Unutmak, en azından unutmuş görünmek. Göz bebeklerinin gülüşünü kalbinde duya duya Aslında sevmiyordum demek. Pamuk ellerinin sıcaklığını hatırlayarak Hiç başlamamalıydı demek. Senin de şifren hala numaralarımızın son rakamı mı? Hala birlikte yemek yediğimiz lokantada çatalın hayalimi arıyor mu? Gitti, bilinmeze, dönülmeze, dipsizliğe…

  • Hiç Bekledin mi?

    Hiç bekledin mi? Bir telefon sesini kurtarıcı olarak? Hiç kapın çalınsın istedin mi? Aniden ve sessizden… Ya yalnızlık hiç en büyük korkun oldu mu? Yalnızlığın sesinden korktun mu hiç? Sessizliğin şiddeti hiç canını acıttı mı? Mahrem duygulara vurarak Umutsuzlukla daldığın umut âleminden İrkilerek uyandın mı vücut âlemine? Ve hicran hiç celladın oldu mu?

  • Hızlı ve Öfkeli 5 – Rio Soygunu

    Şu sıralar pek fırsat bulup da film izleyemiyorum. İşin açığı izlemeye değer film de bulamıyorum. Geçen tvde oradan oraya zıplarken Hızlı ve Öfkeli 5‘in tanıtımını gördüm “allaaa hemen izlemeliyim” diye içimden geçirdim ama gel gör ki pek gelişmiş bir şehir olan memleketim Iğdır’da sinema salonu olmadığı için hevesimiz kursağımızda kaldı. Bu arada buradan Kemal Kılıçdaroğlu’na…