İnternet hayatımıza girmeden önce insanlar ne yapıyordu, nasıl yaşıyordu bir türlü anımsayamıyorum. Sanki yüzyıllardır internet var ve tüm insanoğlu internetin etrafında şekillenmiş gibi bir hissiyat doğuyor içime bazı zamanlar. Ufacık bir gözlem gücü olan herkes farkına varmıştır ki çevremizde internet deyince akla Google ve Facebook gelir. Hatta öyle ki google.com’a girip www.facebook.com yazıp ilk sıradaki siteye tıklama gibi bir refleksif hareketten oluşur hale geldi internet. Acı ama gerçek. Hayatımızda bu kadar yer edinen sosyal mecranın da ister istemez yazılı olmayan ama uyulması gereken kuralları oluşagelmiştir.

Kendi Fotoğrafında 1552 Kişiyi Etiketleme Mevzusu

Tamam, iyi hatta çok hoş. İnsan resminin daha fazla kişi tarafından görülmesini ve beğenilmesini ister ama benim duvarımda senin resminin olması benim açımdan çok da şık bir durum değil. Kaldı ki sevgili kardeşim sen etiket sistemini çok yanlış anlamışsın. Bu durumdan rahatsız olanlar varsa eklenen etiketleri onaylı yapsınlar.

Shitvil, Keythüll, Kendi Kuruş Eminim Çok Zevklidir

Ama artık gına geldi. Severek oynuyor olabilirsin, tamam gerçekten belki benim de zevk almamı istiyorsun lakin bu kadar iyi niyetle 354 kez istek yollanmaz ki. Tamam itiraf ediyorum benim de müptelası olduğum oyunlar vardı. Uyuşturucu bağımlısı gibi “altın, altın” diye sürünürken ne yapabilirim diye çok düşündüm. “Bir kerecik istek göndereyim, belki gerçekten severek oynarlar da ben de bir şeyler kazanırım” diye iç bile geçirdim. Yapmadım, yapamadım. Siz de yapmayın.

Kendi Gönderini Beğenme Denen Mesele

Zaten öyle bir hal aldı ki bahse konu sosyal ağ. Ne yazık ki birçoğumuz hiçbir şey üretmeden beğendiğimiz şeyleri paylaşıyoruz. Biraz ahlaklı olanlar alıntı yaptığını belirtiyor. Şimdi bir şeyi paylaşıyorsak zaten beğeniyoruzdur. Bir daha dönüp beğenmenin bir esprisi ve anlamı kalmıyor. Bu biraz da kendi yaptığın şakaya katıla katıla gülmek gibi bir algı yaratıyor.

Mesajda Online Olma Korkusu

5 dakikalığına mesajda online olmam gerektiğinde Paranormal Activity gerginliği yaşıyorum. “Acaba kim bir şey yazacak da cevap veremeyeceğim ve darılacak” diye. Şimdi mantıken mesajlar kısmında online olan herkes seninle konuşma mecburiyetinde olmadığı gibi o an birileriyle konuşma ihtiyacı ve isteği de duymuyor olabilir. Bundan dolayıdır ki gücenmeyin, darılmayın; sevin, sevilin.

“Görüldü” Mesajına Atarlanmalar Falan

Tamam kabul ediyorum büyük ümitlerle atılan bir mesaj anında görülüyor ve karşılığında bir dönüt alınamıyorsa oluşan hayal kırıklığını ancak yaşayan bilir. Çok acı bir durum olsa da karşı taraftakinin bize cevap verme gibi bir zorunluluğu olmadığı hususu aklımızdan çıkmamalı ve “vay görüyorsun cevap vermiyorsun ha alacağın olsun”, “nse sen mşglsün galiba”, “heeey orada mısın” tarzı ergen sevgili tripleri atmamalıyız.

1 Yeni Arkadaşlık İsteği

Arkadaşlık isteği yollayan kişi karşı cinsteyse potansiyel aşık değildir. Herhangi bir nedenle eklemiş olabilir. “Aha bu kız bana yanık” tarzı bir düşünce yapısı ayıptır, yazıktır, günahtır.

Son Durumu Beğenir misin? İlişki Durumuma El Atar mısın?

Tabi ne demek istersen mahalleyi toplayıp geleyim. Hayırdır enişte bey el atamıyor mu sizin ilişkiye? Başka bir isteğin varsa çay, kahve çekinmeden söyle. Ben de zaten biri mesaj atsın da onun durumlarını beğeneyim diye bekliyordum.

Velhasıl kelam ne paylaştığınız kimseyi ilgilendirmez. Orası size ait ve istediğiniz gibi kullanabilirsiniz ama birini rahatsız ediyor veya cemiyete zarar veriyorsanız orada kendinize bir dur deyin.

Şu yazıyı yazmadan çok düşündüm Facebook bu kadar ciddi düşünülecek bir platform mudur diye. Hala bir karara varabilmiş değilim.